HASAN ALİ YÜCEL
16 Aralık 1897
yılında İstanbul’da doğdu. Ailesi Görele’nin Daylı köyünden olup, İmamoğluları
soyundandır. Babası Ali Rıza Bey maliye memurluğu ve telgraf müfettişliklerinde
bulunmuştur. Dedesi Hasan Ali Bey Osmanlı İmparatorluğu zamanında Telgraf
Nazırlığı(Bakanlığı) yapmıştır. Hasan Ali Yücel, Mektebi Osmani, Vefa İdadisi
(Lisesi)’ni bitirdikten sonra 1922 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Felsefe Bölümü’nden mezun olmuştur. aynıyıl öğretmenliğe başlayarak
İzmir Öğretmen Okulu, Kuleli Askeri Lisesi, İstanbul Lisesi ve Galatasaray
Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1927 yılında Maarif (Millî Eğitim)
Müfettişi oldu. Fransız eğitim sistemini incelemek üzere bakanlık tarafından
Paris’e gönderildi. Türkiye’ye döndükten sonra Gazi Eğitim Enstitüsü
Müdürlüğü’ne atandı. 1933–1935 yılları arasında Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
yaptı. 1935 yılında İzmir’den milletvekili seçilerek TBMM’ye girdi, 1938
yılında Millî Eğitim Bakanı oldu. 1946 yılına kadar bu görevini sürdürdü.
Bakanlığı döneminde yürüttüğü en büyük reformlardan birisi 1940 yılına kadar köy
enstitülerinin kurulmasıdır. Bunun yanında pek çok fakülte ve yüksekokul açmış,
Devlet Opera ve Balesini kurmuştur. Beş yüz civarında dünya klasiğinin Türkçe'ye
çevrilmesini sağlamış, Türk-İslam Ansiklopedisi’nin yayınına onun zamanında
başlanmıştır. 1955-1960 yılları arasında İş Bankası Kültür Yayınları’nı
yönetti. İstanbul’da 26 Şubat 1964 kalp krizi sonucu hayata veda etmiştir.
Hasan Ali Yücel’in eserlerinden bazıları şunlardır: Türk Edebiyatına Toplu Bir
Bakış(1930), Bir Dehanın Romanı(1932), Dönen Ses(1933), Pazartesi
Konuşmaları(1937), İçten Dışa(1938), Hürriyet’e Doğru(1955), Kıbrıs
Mektupları(1957), Yakup Kadri(1957), Türkiye’de Ortaöğretim(1938), İyi
Vatandaş, İyi İnsan(1956), Edebiyat Tarihimizden(1957), Türkiye’de
Maarif(1959), Hürriyet Gene Hürriyet(1960–62,2 cilt), Dinle Benden(1960),
Görele ilçesinde bir ilkokul ve bir cadde onun ismini taşımaktadır. Görele
İlçesi Cumhuriyet Meydanı’na 1993 yılında büstü dikilmiştir.
RAHŞAN ECEVİT
Aslen
Şebinkarahisarlı bir ailenin çocuğudur. Babası Namık Zeki Aral, annesi Zahide
Aral'dır. Robert Koleji mezunudur. İzmir’de doğup büyüyen Rahşan Ecevit,
Arnavutköy Amerikan Kız Koleji’ni bitirdi. 1970’li yıllarda köylüler ile
uzmanların işbirliğini öngören Köylü Derneği’ni kurdu. 12 Eylül döneminde
derneği kapatmak zorunda kaldı. 1986’da, Bülent Ecevit’in yasaklı olduğu
dönemde, Demokratik Sol Parti’yi kurdu ve partinin genel başkanı oldu. Yasaklar
kaldırıldıktan sonra genel başkanlığı Bülent Ecevit’e devredip örgütlenmeden
sorumlu genel başkan yardımcılığını üstlendi.
HAYRETTİN ERKMEN
1915 yılında
Tirebolu’da doğdu. Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdikten sonra Çevre İktisat
ve Lozan Hukuk Fakültesi’nde eğitim gördü, iktisat doktorası yaptı. İstanbul
Üniversitesi’nde bütçe asistanı iken 1950 yılında Giresun Milletvekilliğine
seçilmiş, 1960 İhtilali’ne kadar milletvekili kalmış, bu süreçte Çalışma ve
Ticaret Bakanı olmuş, 27 Mayıs İhtilali’nden sonra Yüksek Adalet Divanı’nca
mahkûm edilmiş, ihtilal hükümetinin affına dair parlamento kararından sonra
siyasî haklarına kavuşmuştur. Erkmen, 1975 kısmî senato seçimlerinde Cumhuriyet
Senatosu Giresun Üyeliğine seçilmiş, Dışişleri Bakanlığı yapmıştır. 18 Mayıs
1999’da İstanbul’da vefat eden Hayrettin Erkmen’in mezarı İstanbul Aşiyan
Mezarlığı’ndadır.
MEHMET İZMEN
1909 yılında Giresun’un Boztekke köyünde
doğdu. 1931’de Trabzon Lisesi’ni 1934’te Mülkiye Mektebi (A.Ü Siyasal Bilgiler
Fakültesi) Maliye Bölümü’nü bitirdi. Mülkiye Müfettişliği yapmış, mesleki
incelemeler için Fransa’da bulunmuş, İstanbul Defterdarlığı, Maliye Bakanlığı
Müsteşarlığı, Millî Reasürans Umum Müdürlüğü yapmış, Ankara Polis Enstitüsü ile
İstanbul İktisat Fakültesi’nde Maliye ve Muhasebe dersleri vermiştir. 1961
yılında Yeni Türkiye Partisi’nden senatör seçilen İzmen, 1962 İnönü
Koalisyonu’nda Tarım Bakanlığı, 1965 Demirel Hükümeti’nde Ulaştırma Bakanlığı
yaptı. 1968 yılında Cumhurbaşkanlığı’nca kontenjan senatörü seçildi 1969
seçimlerinden önce Ulaştırma bakanlığına getirilen İzmen, Ferit Melen Hükümeti’nde Milli Savunma Bakanlığı yaptı. Aksu Kâğıt Fabrikası’nın tesisi,
Giresun Limanı’nın müstakil müdürlük olması Giresun’a yapmış olduğu
hizmetlerden bazılarıdır. 8 Ocak 1986’da vefat etti.
NİZAMETTİN ERKMEN
1919 yılında
Görele’de doğan Nizamettin Erkmen, İlköğretimi Görele’de, Ortaöğretimi
Trabzon’da tamamladı. 1943 yılında İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi’nden mezun olan Erkmen, Giresun Valiliği Maiyet Memurluğu, Yavuzkemal
Bucak Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Keşap, Şebinkarahisar ve Şenkaya’da
kaymakam vekilliği; Akseki, Fatsa, Söke, Yalova ilçelerinde de kaymakamlık
yaptı. 1961 yılında Samsun Hukuk İşleri Müdürlüğü görevinden ayrılarak
politikaya atılan Nizamettin Erkmen, 1961 genel seçimlerine katıldı ve 1961,
1965, 1973, 1977 seçimlerinde Adalet Partisi Giresun Milletvekili seçildi. 12
Eylül 1980 yılına kadar 19 yıl parlamentoda kalarak Giresun’u temsil etti.
Siyasî yaşamı süresince(milletvekilliği döneminde) Adalet Partisi Genel
Sekreterliği görevini de yürüten Nizamettin Erkmen, 15 Nisan 1973 yılında
kurulan Naim Talu Hükümeti’nde Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı da
yaptı. 24 Ekim 1990 günü İstanbul’da vefat etti. Mezarı Yalova’daki aile
kabristanlığındadır.
BURHAN KARA
1949 yılında
Giresun’un Görele ilçesinde doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Giresun’da,
üniversite eğitimini İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamladı. 1979–80
yılları arasında Duroğlu Beldesi Sağlık Tabipliğine atandı. 1981-1982’de
Erzurum ilinde tabip asteğmen olarak vatan görevini yaptıktan sonra askerlik
dönüşü Dereli ilçesi’nde serbest doktorluk yaptı. 1983 yılında Giresun
milletvekili seçildi. 17., 18., 19., 20. ve 21. dönemlerde Parlamento’da
Giresun ilini temsil etti. 1984–1997 yılları arasında Sağlık ve Sosyal Yardım
Komitesi Başkanlığı, TBMM Grup İdare Amirliği, ANAP Genel Başkan Yardımcılığı
ve Teşkilat Başkanlığı, Sosyal İlişkiler Başkanlığı yaptı. 1997 – 1999
tarihleri arasında Devlet Bakanlığı görevinde bulundu. Orta derecede İngilizce
bilen Burhan Kara evli ve 2 çocuk babasıdır.
AHMET KAÇAR
Ahmet Kaçar
1926 yılında Görele’nin Çürükeynesil (Sağlık köyü, Çillioğlu Mahallesi) köyünde
doğdu. II. Dünya Harbi’nin getirdiği yoksulluklar sonucu eğitimi lise
yıllarında yarıda kaldı. 1953 yılında Tapu Sicil Memurluğu’na başladı. 1984’te
Eynesil’de emekliye ayrıldı. Göreleli ünlü bestekâr ve koro şefi Çetin Temel’in
Görele’ye geldiği günlerde Ahmet Kaçar’dan bir şiir almasıyla 1953 yılında
Ahmet Kaçar’ın ilk şiiri bestelendi. Kemal Gürses’in Acemkürdi makamında
bestelediği “Hayat Dolu Bir Gerçek” isimli şarkısını dönemin ünlü
sanatçılarından Perihan Altındağ Sözeri yorumladı. Şükrü Tunar’ın 1958’de
bestelediği Ahmet Kaçar güfteleri oldukça beğenildi ve diğer bestekârlardan
güfte talepleri geldi. Ahmet Kaçar duygusal şiirlerinin yanında mükemmel bir
taşlama ve hiciv ustasıdır. Günlük hayatında şakacı ve nüktedan tavrı
taşlamalarla sanatsal boyuta ulaşmıştır.
Yayınlanmış “Yalancı”, “Son Ufuklar”, “Kimbilir” adlarında üç şiir
kitabı vardır.
Unut Beni
Unut beni kalbimdeki hicranla yalnız kalayım
Kimsesiz bir yavru gibi kucağında ağlayayım
Bu kaçıncı söz verişin, söyle nasıl inanayım
Kimsesiz bir yavru gibi kucağında ağlayayım
Usulü: Düyek
Makamı: Rast
Güftekarı: Ahmet Kaçar
Bestekârı: Şükrü Tunar
CAN AKENGİN
1892- 1942.
Şair, yazar. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde öğrenim gördü.
Karadeniz Bölgesi’nin şairi olarak tanınan Akengin, Milli Edebiyat Akımı’nın
ilkelerine bağlı olgunluk dönemi şiirlerinde yerel sözcük ve deyimlerle kendine
özgü bir üslup oluşturdu. Güncel konulara ilişkin makaleler ve mizahî yazılar
da kaleme alan Akengin’in eserleri ölümünden sonra iki ciltte toplandı.
AZİZ NESİN
Aziz Nesin’in
(asıl adı Mehmet Nusret 1915 – 1995) babası Şebinkarahisar’ın Ocaktaşı (Gölve)
köyündendir. Dünyaca tanınan mizah yazarıdır. 1935’de Kuleli Askeri Lisesi’ni,
1937’de Ankara’da Harp Okulu’nu bitirip asteğmen oldu. Son olarak 1939’da
Askeri Fen Okulu’nu bitirdi. 1942’de Erzurum Müstahkem Mevkii İstihkâm Taburu
Bölük Komutanlığı’na atandı. Ve bir bomba kazasında yaralandı. Askerlikten
ayrılmasının ardından bir süre bakkallık, muhasiplik gibi işler yaptı. 1945
yılında ise gazeteciliğe başladı. Yedigün Dergisinde çalışmaya başladı. Oyun
yazarlığı ve Tan Gazetesi’nde köşe yazarlığı yaptı. 1946’da Sabahattin Ali’yle
birlikte “Markopaşa” mizah gazetesini çıkardı ve büyük ses getirdi. İkinci
kitabı Azizname’yi 1948’de çıkardı. 1952’de İstanbul’da Levent’te bir dükkân
kiraladı ve Oluş Kitapevini açtı. Edebiyat hayatında iki yüze yakın takma ad
kullanmıştır. Dolmuş(1955), Yeni Gazete(1957), Akşam(1958), Tanin(1960),
Günaydın(1969), Aydınlık(1993) gibi dergi ve gazetelerde yayımlanan gülmece
öyküleri, röportajlar ve fıkralarla çağdaş Türk edebiyatının ve en verimli
kalemlerinden biri hâline geldi. 1956’da Kemal Tahir’le birlikte Düşün
Yayınevi’ni kurdu. 1958’de Dolmuş Dergisi Karikatür dergisi ile birleşerek
1963’e dek yayıncılığı tek başına sürdürdü. Bir yandan da Yeni Gazete, Akşam ve
Tanin’de günlük köşe yazılarına devam etti. 1962’de 42 sayı yaşayacak olan
“Zübük” adlı mizah dergisini çıkardı. 1956 yılında İtalya’da (Bordighera’da)
yapılan ve 22 ülkenin katıldığı Uluslararası Gülmece Yarışması’nda “Kazan
Töreni” adlı öyküsüyle Altın Palmiye’yi kazandı. Ertesi yıl aynı ödülü ‘Fil
Hamdi’ adlı öyküsüyle ikinci kez kazandı. Nesin 1966’da Bulgaristan’da yapılan
uluslar arası gülmece yarışmasında birincilik ödülü olan Altın Kirpi’yi “Vatani
Vazife” adlı öyküsüyle kazandı. 1968’de
Milliyet Gazetesinin açtığı Karagöz Oyunu Yarışması’nda “Üç Karagöz” oyunuyla
birincilik ödülü aldı. 1969’da Moskova’da yapılan Uluslararası Gülmece
Yarışması’nda “İnsanlar Uyanıyor” adlı öyküsüyle Krokodil birincilik ödülü,
1970’de de Türk Dil Kurumu’nun Oyun Ödülü’nü “Çiçu” adlı oyunuyla kazandı.
1972’de Nesin Vakfı’nı kurdu. Vakıf’ta
her yıl belirli sayıda alınan kimsesiz ve yoksul çocukların bakım ve
eğitimlerini üstlendi. 1974’de Asya-Afrika Yazarlar Birliği’nin Lotus Ödülü’nü
kazanan Nesin, 1975 Lotus ödülünü almak için Filipinler'in başkenti Manila’da
yapılan törene katıldı. 1978’de “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” adlı romanıyla
Madaralı Roman Ödülünü kazandı. 1985’de İngiltere’de Pen Kulüp Onur Üyeliği’ne
seçildi. Tüyap’ın düzenlediği” Halkın Seçtiği Yılın Yazarı” ödülünü kazandı.
1989’da Sovyet Çocuk Fonunu’nun ilk kez verilen “Tolstoy Altın Madalyası’na
değer görüldü. Yazar, söyleşi ve imza günü için gittiği Çeşme Alaçatı’da 5
Temmuz’u 6 Temmuz’a bağlayan gece sabaha karşı kalp kriziyle yaşama veda etti.
7 Temmuz 1995’te vasiyeti gereği hiçbir tören yapılmaksızın ve yeri belli
olmayacak şekilde Çatalca’daki Nesin Vakfı’nın bahçesine gömüldü. Ardında 80
yıllık mücadele, sayısız başarı ve “Nesin Vakfı”’nı bıraktı.
FETHİ NACİ KALPAKÇIOĞLU
Fethi Naci
(İsmail Naci Kalpakçıoğlu, doğum Giresun 1927), İstanbul Üniversitesi İktisat
fakültesini bitirdi. 1940’tan başlayarak çeşitli dergi ve gazetelerde şiirler
ve öyküler yayınladı. 1953’ten sonra yazdığı eleştirilerde Fethi Naci adını
kullanmaya başladı. 1965’de gerçek yayınevi’ni kurdu. Bu yayınevinde başlattığı
“Yüz Soruda” dizisi büyük ilgi gördü. Yapıtları; İnsan Tükenmez (1956), Gerçek
Saygısı (1959), Azgelişmiş Ülkeler ve Sosyalizm (1965), emperyalizm Nedir
(1965), Az Gelişmiş Ülkelerde Askeri Darbeler ve Demokrasi (1966), Kompradorsuz
Türkiye (1967), 100 Soruda Atatürk’ün Temel Görüşleri (1968), On Türk Romanı
(1971), Edebiyat Yazıları(1976), 100 Soruda Türkiye’de Roman ve Toplumsal
Değişme (1981), Eleştiri Günlüğü (1986), Bir Hikâyeci: Sait Faik, Bir Romancı:
Yaşar Kemal (1990), Gücünü Yitiren Edebiyat (1990), Roman ve Yaşam (1992),
Eleştiri’de 40 Yıl (1994), 40 Yılda Kırk Roman (1994), Reşat Nuri’nin
Romancılığı (1995), 50 Türk Romanı (1997), Şiir Yazıları (1997), 60 Türk
Romanı(1998), Kıskanmak (1998), Sait Faik’in Hikâyeciliği (1998), Yaşar
Kemal’in Romancılığı (1998), Yüzyılın 100 Türk Romanı (1999), Dönüp
Baktığımda(1999)
.
BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU
1913’de
Görele’de doğdu. Trabzon Lisesini okurken, 1927’de bu okula resim öğretmen
olarak atanan Zeki Kocamemi’nin öğrencisi oldu. Onun derslerinin etkisi ve okul
müdürünün özendirmesiyle 1929’da İstanbul’da Güzel Sanatlar Akademesi (Mimar
Sinan Üniversitesi)ne girdi. Burada Nazmi Ziya ve İbrahim Çallı’nın öğrencisi
oldu. 1930’da eğitimini bitirmeden, ağabeyisi Sabahattin Eyüboğlu’nun yanına
Paris’e gitti. Orada Andre Lhote’un yanında resim çalıştı. Daha sonra
evleneceği Rumen asıllı eşi Eren Eyüboğlu ile burada tanıştı. Yurda döndükten
sonra 1934’de D Grubu’nun dördüncü sergisine otuz resim ile katıldı. İlk
kişisel sergisini de aynı yıl Bükreş’te açtı. 1934’te katıldığı Akademi’nin
diploma yarışmasında üçüncü oldu. 1936’daki diploma yarışmasında Hamam adlı
kompozisyonuyla birinci oldu. Aynı yıl Moskova’da düzenlenen Çağdaş Türk Sanat
Sergisi’ne katıldı. 1937’de Cemal Tollu’yla birlikte Akademi’nin Resim Bölümü
Şefi Leopold Levy’nin asistanı oldular. 1940’lardan sonra duvar resimlerine
yöneldi İlk duvar resmin 1943’te İstanbul’da, Ortaköy’deki Lido Yüzme Havuzu
için yaptı. 1947’de İstanbul’da özel atölye ve galeri açtı. 1950’de Ankara’da o
güne kadarki bütün dönemlerini kapsayan bir sergisi düzenlendi. Mozaik
çalışmalarına 1950’de başladı. 1958’de uluslararası Brüksel Sergisi için 272
metrekarelik bir mozaik pano gerçekleştirdi ve bu yapıtıyla serginin büyük
ödülü olan altın madalyayı kazandı. 1959’da Paris’teki NATO yapısı için, şimdi
Brüksel’de bulunan, 50 metrekarelik bir mozaik pano hazırladı. 1960 ve 1961’de
iki kez ABD’ye gitti. Orada birçok geziye katıldı, konferanslar verdi ve resim
çalışmaları yaptı. 1969’da Sao Paulo bienalinde onur madalyası kazandı. Ayrıca
1940’da Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde resim dalında üçüncülük, 1943’te
aynı serginin 4.’sünde 2.’lik ve 1972’de de 33. sergide birincilik ödülünü
aldı. Bedri Rahmi, Akademi’deki ilk yıllarından sonra temel bilgilerini
Paris’te Andre Lhote Akademisi’nde edinmesine karşın onun kübist ve konstrüktif
yaklaşımını benimsememiş, Dufy ve Maisse’i kendine daha yakın bulmuştur.
Çeşitli teknikleri deneyerek gravür, mozaik, heykel ve seramik alanlarında
birçok eser vermiştir. Yine bir halk sanatı olan yazmacılığa da yönelmiş, kumaş
üstüne baskılar yapmış, bu çalışmalarını öğrencileriyle birlikte yürütmüştür.
İki yıl kadar süren ABD gezisinden sonra değişik malzemelerden yararlanarak
soyut resimler ve renk düzenlemelerine yönelmişse de, son yıllarında yeniden
eski konulara dönmüştür. Kemençeciler, gecekondular, hanlar, kendi portreleri,
balıklar ve kahvelerle yeni renk ve doku deneyimlerinden de yararlanarak,
çağdaş doğaya eğilişin ustaca ve yetkin örneklerini vermiştir. Çağdaş resim
öğelerini de içeren bu çalışmalarında, konu soyuta yaklaştığı oranda, resminde
bir tür “nakış”a dönüştüğü izlenir. Bedri Rahmi 1927’de başladığı resim öğretmenliğini
ölümüne değin sürdürmüş, Akademi’deki atölyesinde sayısız öğrenci yetiştirerek
çağdaş Türk resmi için bu açıdan da etkili ve yararlı olmuştur. Bedri Rahmi
1928’de daha lise öğrencisiyken şiir yazmaya başlamıştır. Şiirlerine, 1933’ten
sonra Yeditepe, Ses, Güney, İnsan, İnkılâpçı Gençlik ve Varlık dergilerinde yer
verilmiştir. 1941’den başlayarak çeşitli şiir kitapları yayınlamıştır. Halk
edebiyatının masal, şiir, deyiş gibi her türüne duyduğu hayranlık, şiirlerine
de yansıdı. Bedri Rahmi Eyüboğlu 21 Eylül 1975’de vefat etti.
HAMİT GÖRELE
1884 yılında
Görele’de doğdu. Ortaöğrenimini tamamladıktan sonra bir süre Haydarpaşa Tıp
Fakültesi’nde bir süre de Mühendis Mekteb-i Âlisinde eğitim gördü, daha sonra
Sanayi Nefise Mektebine girdi. Burayı bitirmek üzereyken açılan Avrupa sınavını
kazanarak Paris’e gitti. Önce Julian Akademisi’nde daha sonra Andre Lhote
atölyesinde çalıştı. Türkiye’ye döndükten sonra çalışmalarını bağımsız olarak
sürdürdü. 1968’de Çağdaş Türk Ressamları Cemiyeti’nin yılın sanatçısı ödülünü
kazandı. 1980’de ki 41. devlet resim ve heykel sergisinde de başarı ödülünü
aldı. Hamit Görele, Akademi’deki öğrencilik yıllarında Pierre Bonnard ve
izlenimcilerin etkisinde kaldı. Paris’te bulunduğu sırada kübist ve fovist renk
renk anlayışlarından etkilenerek manzara, portre ve figürle kompozisyonlar
yaptı. Ayrıntıdan uzak yalın kübist tutumunu sürdürdü. Daha sonra dışa vurumcu
bir anlayışa yöneldi. 1950’lilerin ortalarına doğru geometrik nitelikte
stilizasyon denemelerine girmiştir. 1960’larda kare, dikdörtgen ve daire gibi
geometrik biçimleri temel olan soyut yapıtlar gerçekleştirmeye başladı.
1970’lerin ortalarından sonra geometrik soyut anlayıştan uzaklaşarak daha
önceki yalın anlayışı doğrultusunda doğa görünümleri ve portreler yaptı. 1981
yılında vefat etti.
CAN YÜCEL
Can Yücel
1926’da İstanbul’da doğdu. Millî Eğitim Bakanlığı da yapmış olan ünlü kültür
adamı Göreleli Hasan Ali Yücel’in oğludur. Ankara ve Cambridge
üniversitelerinde Latince ve Yunanca okudu. Çeşitli elçiliklerde çevirmenlik,
Londra’da BBC’nin Türkçe bölümünde spikerlik yaptı. Askerliğini Kore’de yaptı.
1958’de Türkiye’ye döndükten sonra bir süre Bodrum’da turist rehberi olarak
çalıştı. Ardından bağımsız şair ve çevirmen olarak yaşamını İstanbul’da
sürdürdü. 1956 yılında Güler Yücel ile evlendi. Bu evlilikten iki kızı (Güzel
ve Su) ve bir oğlu (Hasan) oldu. Son yıllarında Datça’ya yerleşti ve her hafta
Leman, her ay Öküz dergilerinde yazıları ve şiirleri yayımlandı. Can Yücel,
1945–1965 yılları arasında Yenilikler, Beraber, Seçilmiş Hikâyeler, Dost,
Sosyal Adalet, Şiir Sanatı, Dönem, Ant, İmece ve Papirüs adlı dergilerde yazdı.
Daha sonraları Yeni Dergi, Birikim, Sanat Emeği, Yazko Edebiyat ve Yeni Yeni
Düşün dergilerinde yayımladığı şiir, yazı ve çeviri şiirleri ile tanınan
Yücel, 965’ten sonra siyasal konularda
da ürünler verdi. 12 Mart 1971 döneminde Che Guavara ve Mao’dan çeviri yaptığı
gerekçesiyle 15 yıla mahkûm oldu. 1974’te çıkarılan genel afla dışarı çıktı,
ardından hapiste yazdığı Bir Siyasinin Şiirleri adlı kitabını yayımladı. 12
Eylül 1980 sonrasında müstehcen olduğu olduğu iddiasıyla Rengahenk adlı kitabı
toplatıldı. 1962’de İngiltere’deyken, 1709 yılından kalma, Latin harfleriyle
taş baskısı olarak basılmış bir Türkçe dil bilgisi kitabı bulması büyük yankı
uyandırdı. İlk şiirlerini 1950 yılında Yazma adlı kitapta topladı. Taşlama ve
toplumsal duyarlılığın ağır bastığı şiirlerinde yalın dili ve buluşlarıyla
dikkat çekti. Can Yücel’in ilham kaynakları ve şiirlerinin konuları; doğa,
insanlar, olaylar, kavramlar, heyecanlar, duyumlar ve duygulardır. Şiirlerinin
çoğunda sevdiği insanlar vardır. Can Yücel için ailesi çok önemlidir; eşi,
çocukları, torunları, babası. Bu insanlarla olan sevgi dolu yaşamı şiirlerine
yansımıştır. “Küçük Kızım Su’ya”, “Güzel’e” “Yeni Hasan’a Yolluk”, “Hayatta Ben
En Çok Babamı Sevdim” bu sevgi şiirlerinin bazılarıdır. Can Yücel ayrıca Lorca
Shakspeare, Brecht gibi ünlü yazarların oyunlarından çeviriler yaptı.
Shakspeare, çevirileri (Hamlet, Fırtına, Bir Yaz Gecesi Rüyası) son derece
başarılıdır. Shakspeare’in ünlü “to be or not to be” sözünü “bir ihtimal daha
var, o da ölmek mi dersin” diye Türkçeleştirmiştir. 1959’da ilk baskısı
yayımlanan “Her Boydan’ adlı kitabında dünya şairlerinin şiirlerini serbest ama
çok başarılı bir biçimde Türkçeye çevirmiştir. 12 Ağustos 1999 gecesi ölen
şair, çok sevdiği günebakan çiçekleriyle uğurlanarak Datça’ya gömüldü.
İDİL BİRET
İdil Biret
1940 yılında doğdu. Anne tarafı Şebinkarahisar, baba tarafı Erzincanlıdır. İlk
piyano derslerini Mithat Fenmen’den aldı. TBMM’nin çıkardığı özel kanunla yedi
yaşında Fransa’ya gönderildi. Nadia Boulanger’nin gözetiminde Paris
Konservatuvarı’nın yüksek piyano, eşlikçilik ve oda müziği bölümlerini
birincilikle bitirdi. Beş kıtayı kapsayan sayısız konserlerinde Boston senfoni,
Leningrad Filarmoni, Leipzig, Gevvandhaus, Dresden Staats Kapelle, Sydney
Senfoni, Tokyo Filarmoni, Paris Senfoni gibi orkestralarla Boult, Kepme
Keilberth, Sargent, Monteux, Leinsdorf, Scherchen, Rozhdestvensky, Mackerras,
gibi ünlü şeflerin yönetiminde çalmıştır. Montreal, Royan, Atina, Persepolis,
Berlin, Ruhr dahil olmak üzere birçok uluslar arası festivale katıldı.
Uluslararası birinci İstanbul festivalinde Yahudi Menuhin ile Ludwig van
Beethoven’in sonatlarını, 1986 “Montpellier Festivali”nde Beethoven
Senfonilerinin Fransz Liszt tarafından yapılan piyano uyarlamalarının tamamını
dünyada ilk kez 4 konserde seslendirdi. Kraliçe Elisabeth (Belçika), Van
Cliburn (ABD), Busoni (İtalya), Liszt (Almanya), gibi birçok uluslararası
piyano yarışmasında jüri üyeliği yapan İdil Biret’in aldığı ödüller arasında
“Lilli-Boulanger (Boston), “Harriet Cohen / Dinulipatti” (Londra), Polonya
Hükümetinin “kültürel liyakat” ve Fransız Hükümeti’nin “chevalier de ı’ordre
natrional de merite” nişanları bulunmaktadır. İdil Biret, 1971 yılından beri
devlet sanatçısıdır. Bugüne kadar seslendirdiği plakların sayısı 45 adet CD ile
60’ı aşmaktadır. Bunlar arasında plak tarihinde ilk kez komple proje halinde
seslendirilen Beethowen / Liszt senfonilerinin tamamı Frederic Chopin’in bütün
piyano eserleri, Johannes Brahms’ın bütün solo piyano eserleri ve konçertoları,
Sergei Rachmaninoff’un bütün piyano eserleri yer almaktadır. Bunlar pek çok
eleştirmenin hayranlığıyla karşılanmış ve sanatçının “çağımızın en önde gelen
piyano ustalarından biri” olarak nitelenmesine yol açmıştır. 1955’te Chopin
Plakları Büyük Ödülü” yarışmasında jüri özel ödülünü kazanmıştır. Aynı yıl
kaydettiği Fransız besteci Pierre Boulez’in üç sonatını içeren CD Paris’te
yılın “Altın Diyapazon” ödülünü almış ve Le Monde gazetesi tarafından 95 yılın
en iyi plakları arasına seçilmiştir. 1997 yılında, 100. Ölüm Yıl Dönümü
nedeniyle Brahms’ın tüm solo eserlerini 5 koroluk bir dizide seslendirmiştir.
KEMAL TAHİR
II.
Abdülhamit’in yaverlerinden Şebinkarahisarlı Yüzbaşı Tahir Bey ile Nuriye
Hanım’ın oğlu olan Kemal Tahir’in asıl adı İsmail Kemalettin Demir’dir. 1910’da
İstanbul’da doğdu. Vakit, Haber, Son Posta gazetelerinde röportaj yazıları
çıktı ve çevirmen, düzeltmen olarak çalıştı. Yedigün ve Karikatür dergilerinde
sekreterlik, Karagöz Gazetesi’nde başyazarlık, Tan’da yazı işleri Müdürlüğü
yaptı. 1957’de Aziz Nesin’le birlikte “Düşün Yayınevi”ni kurdu. Ölünceye kadar
kalemiyle geçindi. 1955’te kendi adını kullanarak yayımladığı hikâye kitabı
“Göl İnsanları” ilgiyle karşılandı. Bu kitabı konularını kasaba ve köy
yaşamından alan Anadolu romanları ve yakın tarihin romanlarını izlediği kent
romanları izledi. Köy romanlarının ilk Sağırdere (1955) ve onun devamı olan
Körduman’da (1957) Çorum’un Yamören köyünden Kamil’in serüvenini merkez alarak
köylünün sorunlarını, etik değerlerini, köyün ekonomik yapısını, tarih içindeki
bağlarını koparmadan sergiledi. Köy Enstitülü yazarların köye bakışından farklı
bir yaklaşımdı bu.
Rahmet Yolları
Kesti’de (1957) eşkıyalık olgusuna eğildi. Bu konudaki görüşü Yaşar Kemal’in
İnce Memedi’yle tam bir karşıtlık oluşturuyordu. Yedi Çınar Yaylası (1958),
Köyün Kamburu (1959) Büyük Mal (1970), üçlemesinde köylünün günlük hayatını,
ağa, eşref sömürüsünü mütareke döneminden Cumhuriyet’e uzanan tarihi fonda ele
aldı. Fethi Naci’nin onun en başarılı romanlarından saydığı Esir Şehrin
İnsanları (1956) ve Esir Şehrin Mahpusu’nda (1962) mütareke dönemini, Kurtuluş
Savaşı’nın bir Osmanlı paşazadesi üzerindeki değiştirici etkisini; Yorgun
Savaşçı’da (1965) ittihatçılarla millî mücadele yanlısı güçler arasındaki
çatışmayı; Kurt Kanunu’nda (1969) İzmir Suikastı’nı; Yol Ayrımı’nda (1971)
Serbest Fırka olayını anlattı. Asya tipi üretim tarzına ilişkin düşüncelerini
ortaya koyduğu Devlet Ana (1967), üzerinde en çok konuşulan, en büyük tartışma
çıkaran kitabı oldu. Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluş yıllarına uzandığı,
“Kerim Devlet” anlayışını vurguladığı bu romanda öbür romanlarındaki gerçekçi
çizgiden uzaklaştı. Halk Hikâyeleri’nin, destan ve masalların yapısından, söyleyiş
özelliklerinden yararlandı. 21 Nisan 1973’te geçirdiği bir kalp krizi sonucu
İstanbul’da öldü. Yorgun Savaşçı ile Yunus Nadi, Devlet Ana ile Türk Dil Kurumu
ödüllerini alan Kemal Tahir’in hapishane anılarından yola çıkarak yazdığı
Namusçular, Karılar Koğuşu gibi kitapları ve Hür Şehrin İnsanları ölümünden
sonra basıldı.
ARA GÜLER
Dünya çapında
isim yapmış fotoğraf sanatçısı ve gazeteci Şebinkarahisarlıdır. Ara Güler ya da
İstanbul Fotoğrafçısı; 16 Ağustos 1928’de İstanbul’da doğdu. 1950’de Yeni İstanbul
Gazetesi’nde gazeteciliğe başlarken aynı zamanda İstanbul Üniversitesi İktisat
Fakültesine devam etti. 1958’de Time Life, Paris-Match ve Stern dergilerinin
yakın doğu foto muhabirliği görevini üstlendi. 1954’de askerlik görevini
tamamladı ve Hayat dergisinde fotoğraf bölüm şefi olarak çalışmaya başladı.
Aynı yıllarda Henri Cartier Bresson ile tanışarak Paris Magnum Ajansı’na
katıldı ve İngiltere’de yayımlanan Photography Annual Antolojisi onu dünyanın
en iyi yedi fotoğrafçısından biri olarak tanımladı. 1962’de Almanya’da çok az
fotoğrafçıya verilen Master Of Leica Unvanı’nı kazandı. 1967’de Kanada’da
açılan İnsanların Dünyasına Bakışlar Sergisi’nde, 1968’de New York Modern
Sanatlar Galerisi’nde düzenlenen renkli Fotoğrafın On Ustası adlı sergide, aynı
yıl Almanya, Köln’de Fotokina Fuarı’nda yapıtları sergilendi. 1970’de Türkei
adında fotoğraf albümü Almanya’da yayınlandı. 1971’de Lord Kinross’un
Hagia-Sophia(Ayasofya) kitabının fotoğraflarını çekti. Yine Skira Yayınevi
tarafından Picasso’nun 90. yaş günü için yayınlanan Picasso Metamorphose et
Unite adlı kitap için Picasso’nun foto röportajını yaptı. 1975’de ABD’ye davet
edildi ve birçok ünlü Amerikalının fotoğraflarını çektikten sonra Yaratıcı
Amerikalılar adlı sergisini dünyanın birçok kentinde sergiledi. Yine aynı yıl
Yavuz Zırhlısının sökülmesini konu alan Kahramanın Sonu adlı bir belgesel film
çekti. 1979’da Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin foto muhabirliği dalındaki
birincilik ödülünü aldı. 1991’de Dışişleri Bakanlığı için Halikarnas
Balıkçısı’nın (Cevdet Şakir Kabaağaçlı) The Sixth Continent adlı kitabını
fotoğrafladı. İsmet İnönü, Winston Churchill, Indira Gandi, John Berger,
Bertrant Russel, Alfred Hitchcock, Ansel Adams, Imogen Cunningham, Salvador
Dali, Picasso gibi birçok ünlü kişi ile röportajlar yapmış, fotoğraflarını
çekmiştir. Yıllarca üstünde çalıştığı Mimar Sinan yapıtlarının fotoğraflarını
1992’de Fransa’da ABD ve İngiltewre’de Sinan, Architech of Soliman the
Magnificent adlı kitabı yayımlandı. Ara Güler’in fotoğrafları Paris Ulusal Kitaplık’ta,
ABD’de Rochester George Eastman Müzesi’nde, Nebraska Üniversitesi Sheldon
Koleksiyonu’nda bulunmaktadır. Köln Mueseum Ludwing’de, Das Imaginare Photo
Museum’da fotoğrafları sergilenmektedir.
NAİM TİRALİ
25 Aralık 1925
yılında Giresun’da doğdu. İlkokulu Piraziz ve Giresun’da okudu. Galatasaray
Lisesini, ardından İstanbul Hukuk Fakültesini bitirdi. İlk öyküsünü 1943
yılında Yeşil Giresun Gazetesinde yayımladı. Beş yıl süreyle Yenilik Dergisini
çıkardı. 1956 yılında Vatan Gazetesine girdi. 1959 yazı işleri müdürüyken, bir
Amerikalı yazarın Adnan Menderes’i eleştiren yazısını yayımlaması nedeniyle 16
ay hapise mahkûm oldu. Yüz gün cezaevinde kaldıktan sonra 27 Mayıs 1960
İhtilali’yle birlikte serbest bırakıldı. 1961 yılında Giresun Milletvekili
seçildi. 1962 yılında Vatan Gazetesi’ni devralarak 1975 yılına kadar Ankara ve
İstanbul’da sürdürdü. 1977 yılında basın şeref kartı aldı. 1960’lı yıllarda
Türkiye Gazete Sahipleri Sendikası ikinci başkanlığı; milletvekilliği sırasında
Dünya Parlamentolar Birliği Türkiye Grubu Başkanlığı ve CHP Meclis Grubu Onur
Kurulu Üyeliği yaptı. Lise öğrenciliği yıllarında yazmaya başladığı
öykülerinden bazıları yabancı dillere çevrilmiş, okul kitaplarında yer
almıştır. Türk öykücülüğünde Memduh Şevket Esendal ile Sait Faik Abasıyanık
arasında bir yerde olan özgün bir öykücü olan Naim Tirali, mesleğe uzun
yıllarını vermiş bir gazetecidir.
Eserleri: Park
(öykü), Yirmibeş Kuruşa Amerika (öykü), Aşka Kitakse (öykü), Piraziz Nere
Berlin Nere (öykü), aşk dediğin (öykü), Çılgınca Şeyler (öykü), İki Şalom
Arasında (gezi yazıları), Sakıncalı Yazarlardan Sakıncasız Öyküler (çeviri
seçki), Şapkasını Yiyen Bakan (gazete yazıları), Karanlığa Işık Tutmak (gazete
yazıları).
ADİL EMECAN
1961 Tirebolu
doğumlu. İstanbul Bahçelievler İlkokulu, Haydarpaşa Erkek Lisesi, İstanbul
Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’ni bitirdi. Mecburi hizmetini Ağrı’da bir yıl
Verem Savaş Dispanserliği Doktorluğu, bir yıl da İl Sağlık Müdürlüğü yaparak
tamamladı. İstanbul Yedikule Göğüs Hastanesi’nde ihtisasını tamamladı. Askerlik
görevini Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisinde ifa etti. Yedikule Göğüs
Hastalıkları Hastanesi’nde Başhekim Yardımcılığı yaptı. 1994 yerel seçimlerinde
Zeytinburnu Belediye Başkanı seçildi. Belediye başkanlığı döneminde
Zeytinburnuspor’un başkanlığını yaptı. Yine aynı dönemde Giresun’un sportif,
sosyal, ekonomik oluşumlarına katkıda bulundu. Görevi sonrası Amerika’da yedi
ay dil eğitimi aldı. Üniversitede ve izleyen yıllarda Yeni Bosna Amatör Spor
Kulübü’nün başkanlığını yaptı. İstanbul Amatör Spor Kulüpleri federasyonu’nun
yönetiminde bulundu. İstanbul’da yaşayan Giresunluların bir araya gelmeleri,
dayanışmaları için uzun yıllar faaliyet gösterdi, İstanbul/Giresun
Derneklerinin Koordinatörlüğü’nü ve Başkanlığını yaptı. Giresun Vakfı Üyesi ve Galatasaray
kulübü Kongre Üyesi olan Adil Emecan halen Zeytinburnu Eğitim Vakfı’nın
Başkanlığını yürütmekte, Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi’nde doktorluk
görevine devam etmektedir.
ENVER YÜCEL
1957 yılında
Giresun’un Piraziz ilçesinin şeyhli köyünde doğdu. İlk ve ortaokulu Piraziz’in
Şeyhli Mahallesi’nde tamamladı. Liseyi İstanbul Haydarpaşa Lisesi’nde yatılı
okudu. Yüksek öğrenimini Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin(o yıllardaki
adıyla İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü) Matematik Bölümünde tamamladı. 1981
yılında Matematik Mühendisi Semra Yücel ile evlendi. Bir oğlu ve bir kızı
vardır. Eğitim Hizmetini Türkiye’de devletin yükü olmaktan çıkarmak isteyen
Enver Yücel, bu alanda önemli atılımlar, yardımlar ve bağışlar
gerçekleştirmiştir. Piraziz Gökçeali köyüne uydu bağlantılı interaktif eğitim
yapabilen tam donanımlı bir ilköğretim okulu; Piraziz’e de tam donanımlı bir
Endüstri Meslek ve Teknik Lise yaptırıp devlete bağışlamıştır.
1968’de
kurulan ve hâlihazırda İstanbul’da 16 ve yurt genelinde 100 şubesiyle 116
şubeye ulaşan Uğur Dershaneleri’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı; 1994 yılında
faaliyete geçen İstanbul Bahçeşehir Koleji ile 2003 yılında faaliyete geçen
Bursa Bahçeşehir Koleji’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı; 1998’de Uğur Eğitim
Hizmetleri ve Yayımcılık A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı; 1998 Akademik
Eğitim Öğretim yılında açılışı dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel ile
Sayın Rauf Denktaş tarafından yapılan Bahçeşehir Üniversitesi’nin Mütevelli
Heyeti Başkanlığı; Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği Başkan Vekili; Giresun
Vakfı Kurucu Başkanı; Uğur Eğitim Kurumları Vakfı Kurucu Başkanı; Haydarpaşa
Eğitim Vakfı Kurucusu; Unesco Liderlik Kürsüsü Başkan Vekili üyelikleri vardır.
OĞUZ SATICI
İlkokulu
Reşitpaşa İlkokulu’nda orta öğrenimini Mahmutpaşa Ortaokulunda tamamlayan
Satıcı, lise öğrenimine ise Kabataş Erkek Lisesinde devam etmiştir. Erken yaşta
iş hayatına aile işi olan tekstil sektöründe başlamış, bir yandan da Washington
International University’de işletme lisansı almıştır. Kendi kurduğu firmalarda
halen üretici ihracatçı olarak iş dünyasında yer alan Satıcı, İstanbul Ticaret
Odası (İTO), İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV), İstanbul Sanayi Odası (İSO), gibi
kuruluşlarda görevler üstlenmiştir. Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon
Kurulu (YOİKK), Türkiye Yatırım Danışma Konseyi (YDK) üyelikleri ile Türkiye
İhracat Kredi Bankası (TÜRK EXİMBANK) yönetim kurulu üyeliğini yürüten Oğuz
Satıcı 2001 yılından beri Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanlığı’nı
sürdürmektedir. Oğuz Satıcı, evli ve iki çocuk babasıdır.
MURAT AYDIN
Murat Aydın
1960 yılında Giresun’da doğdu. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ni
bitirdi. Aynı üniversitede yönetim ve ekonomi üzerine master programını
tamamladı. 27 Mart 1994 seçimlerinde Zeytinburnu’ndan İl Genel Meclisi
üyeliğine seçildi. 18 Nisan 1999 seçimlerinde Zeytinburnu Belediye Başkanı
oldu. 28 Mart 2004 Mahallî İdareler Seçimi’nde yeniden seçildi.
Evli ve iki
çocuk babası olan Murat Aydın, 30 yıldır Zeytinburnu’nda oturuyor. İngilizce
bilen Murat Aydın, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Meclisi
üyeliğini sürdürmektedir.
LOKMAN ÇAĞIRICI
1965 yılında
Bulancak’ta doğdu. Yıldız Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’ni
bitirdikten sonra 1999 yılına kadar çeşitli yöneticilik ve çeşitli ticarî
faaliyetlerde bulundu. 1990’dan 1999 yılına kadar çeşitli siyasî partilerin il
ve ilçe teşkilatlarında çeşitli görevlerde bulunan Lokman Çağırıcı, 1999
Mahalli Yerel Seçimi’nde Bağcılar Belediyesi’ne Belediye Meclis Üyesi oldu,
aynı zamanda Başkan Yardımcılığı görevine atandı. 11 Mayıs 2007’ye kadar Meclis
Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı görevlerini yürüttü. Bağcılar Belediye
Başkanı’nın milletvekili adaylığı için istifa etmesinin ardından, Belediye
Meclisi’nde yapılan seçimde 44 üyenin 40’ının oyunu alarak Bağcılar Belediye
Başkanlığı’na seçildi. Lokman Çağırıcı evli ve dört çocuk babasıdır.
HAMZA BAHAT - REŞAT BAHAT - HARUN BAHAT-
SÜLEYMAN BAHAT
Bahat Sağlık
Grubu, 1994 yılında 300 metrekarelik küçük bir semt kliniği ile yola çıktığı
yolculuğunu Sultançiftliği Bahat Hospital, İkitelli Batı Bahat Hospital, 500
Evler Bahat Halk Hastanesi ve Küçükçekmece Kanarya’da Batı Polikliniği ile
sürdürüyor. Bahat Sağlık Grubu kaliteli sağlık hizmeti sunmaya devam ederken,
ileri teknoloji yatırımları ile İstanbul’un en önemli sağlık merkezleri
arasında yer alıyor.
Toplumun yaşam
kalitesini yükseltmek üzere koruyucu ve iyileştirici sağlık hizmetlerini tıbbın
ulaştığı en üst düzeyde, yaygın ve bütünleşik bir yapı içinde uygun ekonomik
koşullarda topluma sunmak Bahat Grubu’nun misyonudur. Grup, uzman kadrosu,
insan yaşamına olan saygısı ve kurumsal değerleri doğrultusunda tıbbî
hizmetlerdeki mükemmeliyet düzeyi, müşteri memnuniyeti yaratmadaki karalılığı,
üstün nitelikli ekibi, çağdaş alt yapısı ve öncü uygulamalarıyla Türkiye’de
model oluşturmayı ve dünyada referans olarak gösterilen sağlık kurumlarından
biri olmayı amaçlıyor. 2004–2005 yıllarında elde ettiği “Türkiye’de en çok
doğum yaptıran özel hastane” unvanını mutluluk ve gururla taşıyan Bahat
Hospital, günlük operasyonlardaki tıbbî ve idarî uygulamalarıyla hasta
memnuniyetini sağlarken kendisini bugünlere getiren değerlere de sahip çıkıyor.
4 ayrı sağlık işletmesinde, hemen hemen tamamı bünyesinde yer alan hekimlerin
ortaklık yapısı ve gelişmiş teknoloji parkıyla İstanbul’un öncü kuruluşu olma
yönünde hızla ilerleyen Bahat Sağlık Grubu, çok amaçlı hastanelerinde kadın
doğum, dâhiliye, göğüs hastalıkları, göz, üroloji, ortopedi, beyin cerrahi,
nöroloji, KBB, diş, radyoloji, kardiyoloji, cildiye, çocuk ve ergen
psikiyatrisi, çocuk nöroloji, medikal estetik, tüp bebek ve üremeye yardımcı
tedaviler merkezi, çocuk, çocuk cerrahisi, erişkin ve bebek yoğun bakım
bölümleri ile hizmet veriyor.
GİRESUNLU SANATÇILAR
Ahmet KAÇAR / Şair-Söz Yazarı
Arif ŞİRİN / Halk Ozanı
Prof.Dr. Asım İŞLER / Ressam
(Marmara Üniversitesi)
Bedri Rahmi EYÜBOĞLU / Şair -
Ressam (Merhum)
Burhan TEMEL / Ressam
Cemil Sabri UZUNÖMEROĞLU / Şair
Can AKENGİN / Şair (Merhum)
Çiğdem KIRÖMEROĞLU / TSM Ses
Sanatçısı-İstanbul Radyosu
Erol UZUNÖMEROĞLU / Şair-Bestekar
Ertuğrul ÇAKIROĞLU / THM
Sanatçısı (Bulancaklı)
Fethi KARAMAHMUTOĞLU / Bestekar
(Merhum)
Güler GÜRSES / TSM Ses
Sanatçısı-İstanbul Radyosu
Hamit GÖRELE / Ressam
Hasan SARIYAR / THM Sanatçısı
Huri SAPAN / THM Ses Sanatçısı
Hüseyin BIÇAK / THM (Mahalli
Sanatçı)
Hüseyin KARADUMAN / THM Sanatçısı
Kemal GÜRSES / TSM Şef ve Keman
Sanatçısı (Merhum)
Kemal ÇABA / Keman
Sanatçısı-İstanbul Radyosu
Kenan GÜNEL / TSM Ses
Sanatçısı-Ankara Radyosu
M.Sırrı ÖZTÜRK / Kemençe
Sanatçısı
Mehmet MAKSUTOĞLU / Kemençe
Sanatçısı-Ankara radyosu
Meltem YAMAK / TSM Ankara Radyosu
(Bulancaklı, Samsun’da yetişmiş)
Mustafa KÜÇÜK / THM Sanatçısı
Mustafa Naci KESKİN / Kemençe
Sanatçısı-İstanbul Radyosu
Nursaç Öner GÜNHAN / THM Ses
Sanatçısı-İstanbul Radyosu.
Nazan SIVACI / TSM Ses
Sanatçısı-İstanbul Radyosu
Ömer AKPINAR / Bağlama
Sanatçısı-İstanbul Radyosu
Prof. Özer SEZGİN / Keman
Sanatçısı (Kültür Üniversitesi Rektör Yardımcısı)
Rasin PEKER / (Kemal Peker oğlu)
Ressam
Şahin ERGÜNEY / Devlet Tiyatrosu
Sanatçısı (Bulancaklı)
Şenel DANDİN / (Katip ŞADİ)
Kemençe Sanatçısı
Yılmaz TURAN / THM Ses Sanatçısı
Yücel ÖNER / THM Sanatçısı
Kaynakça:
- Giresun Kent Kültürü- Giresun Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınları/